15 Şubat 2014 Cumartesi

IRAK KÜRT İSTİHBARAT ÖRGÜTLERİ



PARASTİN VE ZENYARİ

Mesut Barzani’ye bağlı Parastin’in merkezi Selahattin’e bağlı Mesif’te, Irak Devlet Başkanı ve KYB başkanı Celal Talabani’ye bağlı Zenyari’nin merkezi ise Süleymaniye’de bulunuyor. Bu iki istihbarat örgütü henüz birleşmedikleri için her biri kendi partileri adına faaliyet yürütmeye devam ediyor……

Mesut Barzani’nin yönettiği KDP ile Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin yönettiği KYB başkanlarını ve üst düzey sorumlularını eleştiren kişilere karşı sistematik bir saldırı gözleniyor.

Fiziki saldırıların cinayete kadar gidildiği, saldırılarda KDP’nin istihbaratı Parastin ile KYB istihbarat servisi Zenyari’nin parmağı olduğu vurgu yapılıyor.

Af Örgütü şunları belirtti:
 “Çoğu zaman fiziki saldırılar olan ama bazen cinayete kadar varan bu saldırılar genellikle bir çok insan tarafından Parastin ve Zenyari elemankarı olduğu yada bu organlarla ilişkide oluğundan şüphelenilen kimliği belirsiz sivil silahlı adamlar tarafından gerçekleştiriliyor.”

Bu iki istihbarat örgütü hiç bir mahkeme tarafından denetlenmemektedir. O yüzden yapabileceklerinin pek sınırı yoktur. Bugün Parastin’in başında Mesut Barzani'nin oğlu Mesrur Barzani bulunuyor. Bu istihbarat örgütü İranSuriye ve Türkiye'ye yönelik olarak faaliyet yürütmektedir !!!

Özellikle Türk Ordusunun imkan ve kabiliyetleri hakkında bilgi toplamaktadır….

Hem Irak Cumhurbaşkanı hem de KYB’nin başkanı Celal Talabani’nin denetiminde olan Kürt istihbarat örgütü Zenyari’nin başında ise Khasrow Gul Mohammed bulunuyor.

Bilmem dikkatinizi çekti mi ?
Irak’ın Cumhurbaşkanı, aynı zamanda parti başkanı ve Irak anayasasına aykırı olarak Irak devletine değil de partiye bağlı istihbarat ve güvenlik birimleri, Yani bir tiyatro oyunu, işte özgür ve demokratik” yeni Irak, İşgalcilerin kendi ülkelerinde asla düşünmedikleri modeli işbirlikçileri ile Irak’ta uyguluyor .

İs­ra­il, Irak Kürtleri ile ku­ru­lan iliş­ki­ler kap­sa­mın­da Ağus­tos 1966 yı­lın­da Kürt is­tih­ba­rat ör­gü­tü­nün (Parastin’in) şe­kil­len­me­si­ne de yar­dım­cı ol­du.

Amaç Irak hakkında İsrail için istihbarat toplamaktı !!!

İsrail İstihbarat Teşkilatı MOS­SAD, Kürt is­tih­ba­rat­çı­la­rı ye­tiştirdi.Parastin’nin ba­şı­na Mesud Bar­za­ni ge­ti­ril­di.

Mesud Bar­za­ni; “Bar­za­ni II” ad­lı ki­ta­bın­da: “O za­man bir gü­ven­lik ve is­tih­ba­rat var­lı­ğı­na ih­ti­yaç du­yul­du. Bu ör­gü­tün (Parastin’nin) ku­rul­ma­sı gö­re­vi ba­na tev­di edil­di. İlk baş­ta Şe­kib Ak­ra­vi, Mu­ham­med Aziz Ka­dir, Fran­so Ha­ri­ri (18 Şubat 2001’de Erbil’de öldürüldü), Fa­hir Mer­ge­so­ri ve di­ğer­le­rin­den yar­dım alı­yor­dum” de­mek­te­dir.

Ye­ni­den Öz­gür Gün­dem ga­ze­te­sin­de 1 Ara­lık 2002 ta­rih­li sa­yı­sın­da KDP-MOS­SAD iliş­ki­siy­le il­gi­li şu sa­tır­lar yer alı­yor­du:

KDP’nin en çe­kir­dek istihbarat ör­gü­tü Parastin’de­ki profesyonellerin he­men he­men hep­si­nin is­tih­ba­rat eği­ti­mi­ni İs­ra­il’de gör­me­si, id­di­amı­zı ye­ter­li dü­zey­de is­pat­la­ma gü­cü­ne sa­hip­tir.

Bu o ka­dar güç­lü bir iliş­ki ki, Irak’ın Kuzeyinde iki par­ti ara­sın­da ge­çen bir olay şöy­le bir kıs­kanç­lı­ğa da yol aç­mış­tır:

Irak’ın Kuzeyinde bu­lu­nan Öz­gür Ça­lış­ma Par­ti­si/Par­ti Ka­ri Serbx­we (PKS), KDP ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı.

Bu ola­ya Av­ru­pa’dan tep­ki gös­te­ren PKS Baş­ka­nı Ab­dul­ha­lik Zen­ge­ne şöy­le bir en­te­re­san açık­la­ma ya­pı­yor­du: “Par­ti­mi­zin ka­pa­tıl­ma­sın­da­ki ge­rek­çe doğ­ru­dur, biz İs­ra­il dev­le­ti ile iliş­ki içe­ri­sin­de­yiz. Fa­kat böy­le­si bir ka­pat­ma ge­rek­çe­si ile yal­nız PKS de­ğil, tüm Bar­za­ni ai­le­si ka­pa­tıl­ma­lı­dır. Çün­kü bu ai­le İs­ra­il’e gö­bek­ten bağ­lı­dır.”.

Ab­dul­ha­lik Zen­ge­ne 15 Ara­lık 2005 te Irak’ta ya­pı­lan genel seçimlerde Kürt lis­te­sin­den Irak parlamentosuna mil­let­ve­ki­li ola­rak gir­mişti.

İsrail’in toprak anlamında stratejik bir derinliği yok…
Bunun için Arap kuşağında, Arapların Araplarla ya da Arap olmayanlarla bir çatışmaya sürüklenmesini istiyor. Böylece kendi üzerindeki yoğunluğu azaltmış olacak.

Ayrıca bölgede Irak her zaman İsrail için en büyük tehdit olmuştur.Burada kurulacak ‘Kürt devleti’ ile Irak tehdidini ortadan kaldırmak istiyor.

Kürt isyanına ta başından beri stratejik hesap yapan ve bu kartı Irak, Türkiye, İran ve Suriye’ye karşı kullanan ülkeİsrail’dir.

İki Kürt İstihbaratını Birleştirme Çabaları
Irak’ta devlet geleneğinin yerleşmesi ve kurumsallaşma adına ilginç gelişmeler yaşanıyor. Mesela KDP’nin ve KYP’nin iki ayrı istihbarat teşkilatı var. Birde Irak devletinin istihbarat servisi Irak Milli İstihbarat Teşkilatı(Cihaz El Muhaberat El Vataniyye) var.

Kurumsallaşma adına KDP’nin “Parastin” ile KYB’nin “Zenyari” isimli istihbarat teşkilatlarının birleştirilmesi öngörülüyor. Birleşme gerçekleşirse iki Kürt istihbarat kuruluşu “devlet ajansı” adı altında hizmet verecek. Birleşme sadece iki Kürt istihbarat kuruluşu için düşünülüyor… Yani devlet içinde devlet olacak.

10 Ocak 2011’de gerçekleştirilen toplantıya, Bölgesel Kürt yönetimi İçişleri Bakanı, Erbil ve Süleymaniye Emniyet müdürleri, KDP’nin istihbarat örgütü Parastin ve KYB’nin istihbarat örgütü Zenyari’nin temsilcileri katıldı.

Katılımcılar, Kürt bölgesinin şu anki siyasi ve güvenlik durumundan dolayı bir süre daha Parastin ve Zenyari’nin oluşumlarının aynı şekilde devam etmesine görüş birliğine vardılar.

İçişleri komisyonu başkanı İsmail Mahmud, Parastin ve Zenyari’nin var olan yapılarının devamına ilişkin olarak alınan kararı ise; “şu anda bu iki istihbarat örgütünün birleşmesi için konjonktürün uygun olmasını bekliyoruz. Geçmişte Peşmerge ve İçişleri bakanlıkları da belli bir süreden sonra birleştirilmişti” diye konuştu.

Amerika ve İsrail Irak’ın Kuzeyinde varlıklarını pekiştirmek için yeni bir gizli servis kurmaya çalışıyor.

Amerika ve İsrailli ajanlar, Kürtleri bölgesel çıkarları doğrultusunda kullanabilmek amacıyla, birleşik bir “Kürt Gizli Teşkilatı” kurmak için kolları sıvadı.

Yeni teşkilatın, KDP’nin Parastin şebekesi ile KYB’nin Zenyari şebekesinin, “Devlet Haber Alma Ajansı” ismi altında birleştirilmesiyle oluşturulacak.

Kurulacak teşkilatın elemanlarını eskiden olduğu gibi İsrail gizli servisi (MOSSAD) ve ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) ajanları yetiştirecek…

Teşkilatın hedefinde;
Iran,
Suriye,
Lübnan
ve
Türkiye’nin doğusu da var.

KDP, Zenyari şebekesinin Parastin’e dahil olmasını istiyor. Zira, KDP, sahip olduğu güçler üzerindeki kontrolünü kaybetmekten endişe ediyor. KYB ise, yeni teşkilatın kadrolarının ortaklık temelinde belirlenmesinde ısrarlı.

ABD ve İsrail, söz konusu iki şebekeyi birleşmeye zorlamak için, taraflara bütçelerinde kesintiye gidilebileceği tehdidinde bulundu.

Kuruluşun tamamlanmasıyla birlikte, Amerika ve İsrail’in kesenin ağzını sonuna kadar açacağı kaydediliyor.

Parastin Türkiye’ye Karşı İstihbarat Faaliyeti Yürütüyor!
Türkiye-Irak sınırındaki askeri birlikler ve bölgedeki siyasi gelişmeler hakkında Kürt istihbarat örgütü Parastin’e bilgi gönderen 4 kişi Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ve Diyarbakır ile Şırnak İl Jandarma Komutanlığı'nca yapılan operasyonda Şırnak’ın Uludere ilçesinde yakalandı.

Yakalanan 4 kişinin üzerinde bölgedeki askeri birliklere ait fotoğraflar ile bazı bilgilerin(!) yer aldığı notlar ele geçirildi.

Ancak güvenlik konusunda bu görüşmeden kısa bir süre önce iki taraf arasında gözden kaçan ve gizli tutulan daha çarpıcı bir görüşme oldu.

Güvenilir kaynaklardan alınan bilgilere göre ABD’nin Irak’taki ordusundan üst düzey generallerle Kürt yetkililer arasında Selahattin kentinde bir görüşme gerçekleşti.

Bu görüşmede KDP’nin istihbarat servisi Parastin ile ABD güvenlik servisleri arasında istihbarat paylaşımı tartışıldı ve ortak bir merkez kurulması için mutabakata varıldığı öğrenildi. Buna göre kurulacak merkez üzerinden Irak ve Ortadoğu’da ortak faaliyetler yürütülecek.

Güvenlik servisleri arasında istihbarat paylaşımı çerçevesinde yapılan ittifak aynı zamanda CIA-Parastin ittifakı olarak da değerlendiriliyor.

CIA ve MOSSAD, KDP'ye bağlı Parastin istihbarat örgütüne kamyon kamyon malzeme taşıyor. Devasa boyutlardaki sandıklarla taşınan malzemelerin teknik araç-gereç olduğu bilinmekte.

Türkmen Şehri Kerkük’ü Ele Geçirme Oyunu !

Kürt grupları ve istihbaratları, özellikle Kerkük politikasının propagandasını yapan “Kerkük 140” adlı dergi ücretsiz olarak dağıtılmaktadır.

Ayrıca, Lübnan’da lobi faaliyetlerinde bulunmak için “Lübnan-Kürt Dostluk Derneği” kurulmuştur. Bu ve benzeri faaliyetlerinde Kürtlerin, Kerkük için ne iddia ettiğine bakmakta fayda vardır.

Kürt grupları, ezelden beri Türkmenlerin yaşadığı bu ilin tarihine karşı çıkarak Kürt ili olduğunu iddia etmektedir.

İyi de Kürtler iddia ettikleri gibi Kerkük’ün eski yerel halkı iseler tarih ve mirasları nerede?  H i ç   y o k   !!!

Bilindiği gibi Kürtler, yapay göçlerle (Kerkük’e 700 bin Kürt ithal edildi) Kerkük’ün demografik yapısını büyük ölçüde değiştirmiştir.

Kerkük’te bulunan onlarca İstihbarat örgütü ve bunun dışında her mahallede Kürt Asayiş güçleri ve güvenlik birimlerine rağmen artan bombalı eylemler, adam öldürme, kaçırma, tehdit ve fidye isteme olayları özellikle Türkmenleri hedef alıyor.

Bu olayların arkasında siyasi bir hedefin olduğu ortada,amaç Türkmenleri ata yurdundan göçe zorlamaktır.

Kerkük’te 2003’ten beri gelişen bu olayları Dr. Nuri Talabani bakın nasıl yorumluyor;

“Kerkük’te birçok istihbarat örgütü var. Bunların bir bölümü Irak Hükümetine bağlı. Bir diğer bölümü ise Irak’ın Kuzeyinde Kürt yönetiminde olan KDP ve KYB’ye bağlı örgütler. Maalesef bir bütün olarak güvenlik güçleri ve istihbarat örgütleri arasında işbirliği olmaması, kentte yaşanan eylemlerin önünün alınamamasına neden oluyor”

dedi.

Kerkük’te Onlarca istihbarat birimi var ama güvenlik yok, sizce neden?

Unutmadan;
CIA, MOSSAD, MI6 ve bir çok ülkenin de istihbarat örgütleri Kerkük’te cirit atıyor.

Kerkük’te bulunan Kürt istihbarat örgütleri;

-Irak Hükümetine bağlı Kerkük Polisi İstihbarat Birimi
-Irak İçişleri Bakanlığına bağlı Bilgi Toplama ve Araştırma Birimi
-Irak Ulusal Güvenlik Bakanlığına bağlı Ulusal Güvenlik Örgütü
-Irak Başbakanlığına bağlı Irak İstihbaratı
-KYB’ye bağlı Zenyari Ajansı
-KDP’ye bağlı Parastin Ajansı
-KDP’nin Parastin ajansına bağlı Kerkük Asayişi Birimi
-KYB’nin Zenyari ajansına bağlı Kerkük Asayişi Birimi
-KYB’ye bağlı Anti Terör Birimi
-Irak’ın Kuzeyinde Kürt Yönetimine bağlı Bölge Güvenlik Birimi
-Irak Hükümetine bağlı 11 bin kişilik Sahva Örgütü
-Irak Ordusuna bağlı 12. Tugay’ın istihbarat birimi
-Irak’ın Kuzeyinde Kürt Yönetimine bağlı Kent Polisi Birimi

Kürt Asayiş Güçleri
İki Kürt Partisi KYB ve KDP'ye bağlı Kürt Asayiş güçlerinin özel bir teşkilatlanmadır. Söz konusu teşkilatlar, hukuk dışı uygulamaları ile bilinmekte. Asayiş’in KDP ve KBY dışında kalan bölgelerde de operasyon yürüttüğü ve söz konusu bölgelerin yönetimlerini dikkate almadığı görülmekte.

ABD istihbarat servisleriyle (CIA) birlikte çalışan yerel güvenlik güçleri “Asayiş”in de kontrolü İki Kürt Partisi KYB ve KDP'nin elinde bulunmaktadır. Asayiş Saddam dönemindeki gibi polisiye ve istihbarat toplamak ve Kerkük’ü kontrol altında tutmak için her mahallede büroları bulunmaktadır.

Asayiş keyfi tutuklama, işkence, tehdit, dayak ve adam kaçırma olaylarına karıştıklarını bilmeyen yoktur. Bu güçleri MOSSAD ve CIA’ın eğittiği bilinmektedir.

HRW yetkilisi Sarah Leah Whitson; "Kürt güvenlik güçleri sürekli olarak tutuklulara işkence ve başka kötü muamele de bulunuyor" diyor.

150 tutukluyla yapılan görüşmelere dayanan "Girdaba Yakalananlar: Kürt Güvenlik Güçlerinin İşkence ve Adil Yargılama Hakkını İnkar Uygulamaları" başlıklı 58 sayfalık raporda, "Asayiş" adlı merkezlerde, tutukluların demir çubuk ve başka araçlarla dövüldükleri, tutuklulara uzun süre baskı uygulandığı ve tutukluların gözleri bağlı ve kelepçeli bir şekilde birkaç gün boyunca tutuldukları yer alıyor.

Çoğunun uzun süre tecritte tutuldukları ve gözaltı merkezlerinin çoğunun aşırı kalabalık ve hijyen açısından yetersiz olduğu da saptamalar arasında.

Bulgulardan bir diğeri ise tutukluların yasal statülerinin belirsizliğinin sürdürülmesi, tutuklanmalarına itiraz hakkı gibi temel adil yargılama haklarının inkar edilmesi.

Yüzlerce tutuklunun suçunun açıklanmadığı ve yakınlarıyla ve avukatlarıyla görüşmelerine izin verilmediği de raporda belirtiliyor. Tutukluların mahkemeye çıkarılmamaları ve tutuklanmalarına karşı itiraz edebilecekleri bir mercinin olmaması da raporda sayılan hak ihlallerinden.

Asayiş yöneticileri sadece hakim Kürt siyasi partileri olan KDP ve KYB’ye rapor vermekteler. Kürt Asayiş güçlerinin Kerkük'te bulunması Irak anayasasına aykırıdır, Kerkük'te sürekli gelirimin yükselmesine neden oluyorlar.

Irak’ta sürekli sorunlar yaratmak isteyenler bir kez daha devrede, özellikle Kürt siyasi taraflarının Kerkük planları kentteki sorunları daha da derinleştiriyor…..

Mossad Tarafından Kurulan Kürt İstihbaratı

Bahsedilen gelişmeler, Irak dışında yaygın şekilde faaliyet göstermeye başlayan “Parastin’in” nasıl ve hangi amaca yönelik olarak kurulduğu sorusunu gündeme getirmektedir.

“Al-Basra” internet sitesinde yayınlanan bir araştırmaya göre; KDP’nin gizli istihbarat teşkilatı, Mossad uzmanlarının İran üzerinden Irak’ın Kuzeyine gelmelerini müteakip; 1966 yılında, işbirliği içinde olan İsrail’in Mossad’ı ile İran’ın Savak’ı tarafından kurulmuştur.!!!

Mossad söz konusu tarihlerde Kürt toplumunun özelliklerini, halkın durumunu araştırmaktaydı.

Bunun yanında Mossad, Kürt İsyanı’nı bastırmak için çevredeki dağların etrafına konuşlandırılan Irak Ordusu’nun yapısını, askeri gücünü, birliklerini ve tugaylarını öğrenmeye çalışıyordu.

Mossad ilk zamanlardaki esas amacı Irak Ordusu’nu yıpratmak,Filistin’in Doğu Cephesi’nin takviye edilmesini engellemekti.

Ürdün ve Suriye’nin Irak’a stratejik derinlik verdiğinin farkında olan Mossad Irak’ın içyapısındaki farklılıklardan yararlanmayı düşünüp bu ülkeye karşı “Kürtleri” kullanmaya karar verdi.

Kürtlerin yaşadığı bölgeyi Irak’a karşı kışkırtarak ülke içinde kin ve kızgınlığı körüklemek isteyen Mossad uzmanları bu amaçlarına hizmet etmek için bir “Kürt İstihbarat Teşkilatı” kurma karar aldılar.

Bu teşkilatın adını “Korunma” anlamına gelen “Parastin” koydular…

ABD’de faaliyet gösteren Randolph Bourne Institute’un yan kuruluşu olan “antiwar.com” adlı internet sitesinde 6 Eylül 2006 tarihinde Justin Raimondo imzasıyla yayımlanan makale de bunları teyit etmiştir……...

Bu makaleye göre;

İsraillilerin savaşta Kürtleri sadece İran’a karşı değil Suriye’ye karşı da bir tökezleme teli olarak kullanma niyetleri varlığından söz edilmiştir.

Makalede ayrıca İsrail’in amacının Ortadoğu haritasını baştan sona değiştirmek olduğu, amaçlanan şeyin Beyrut’tan Tahran’a kadar olan İsrail düşmanlarını ortadan kaldıracak bir bölge savaşının kıvılcımını atmaksa Kürtlerin bunun için mükemmel bir seçim(!)olduğuna değinilmiştir.

Kürtlerin iddia ettikleri sözde “Büyük Kürdistan” sınırlarının Türkiye, Suriye, İran, Irak ve daha kuzeydeErmenistan’a kadar ulaştığı belirtilmiştir.

Amerikan dış politikasının İsrail’den yana şekillendikçe ve iki müttefik, İran’a aynı pencereden baktıkça Kürtler ve sözde Kürdistan Hayali daha da önem kazanacaktır.

“Öteki Irak”

Irak’ın kesinlikle parçalanacağına değinilmektedir. Sünni ya da Şiilerden birinin bozguna uğrayacağına, Kürtlerin merkezi bir rolde olduğu; Kürtlerin, “Öteki Irak’ta” yani kendi kontrolleri altındaki bölgenin barış dolu, demokratik olduğu ve gün geçtikçe zenginleştiği anlatılmaktadır.

Bu “Özgür bölgeyi” Amerikalılara tanıtmak için muazzam bir halkla ilişkiler kampanyası başlatıldığına değinilmektedir. Ayrıca “bölgeyi” “pastoral tatil beldesi” ve “Batılı yatırımcıların gözdesi olabilecek bir Pazar” olarak lanse eden bir dizi televizyon reklâmı ile haberler de Kürtlerin bölgede İsrail’den sonraki en iyi Amerikan dostu grup olduğu iddia edilmektedir.

Amerikan medyasında yer alan bu şişirilmiş reklâmlarda “bölgeye” yapılacak olan bir gezinin New York’un kuzeyinde oturmaktan daha tehlikeli ve olağan dışı olmadığı yönünde bir izlenim yaratılmaya çalışılmaktadır.

Fakat bunun bir Amerikalı olursanız doğru olduğuna değinilmemektedir. Arap iseniz ya bulunduğunuz bölgeden sürüleceğiniz ya da orada katledileceğinize dair bir vurgu yapılmamaktadır.

Türkmen iseniz de başınızın dertte olduğunu aklınızdan çıkarmamanız gerekir denilmektedir…..

Aslında Kürt olmanın da resmi baskından kurtulmak anlamına gelmediği belirtilmiştir. Türkmen şehri Erbil’de bulunan Selahaddin Üniversitesi’nde İngilizce bölümünde okuyan ve İşmani gazetesinde çalışan 23 yaşındaki Zerdüşt Osman, “Barzani’nin kızıyla aşk yaşıyorum” başlıklı yazısında, Mesud Barzani’nin damadı olsam yoksulluktan yakayı kurtaracağım temasını espiri ile kaleme almıştı.

Kürt istihbarat servisi Parastin tarafından üniversiteye girişte beyaz bir minibüse bindirilerek kaçırılan Osman’ın işkence edildikten sonra kafasına iki kurşun sıkılarak öldürüldü…….

Kürt asıllı Avusturya vatandaşı öğretim görevlisi Dr. Kemal Seyyid Kadir, yıllar sonra döndüğü memleketine, KDP istihbarat servisi Parastin tarafından kaçırıldı, daha sonra tutuklandı. Kadir ‘in Barzani Ailesi’ni yozlaşmış, kayırmacı ve çetevari aşiret olarak suçlamasından sonra yıldırım hızıyla 30 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Yüzlerce siyasi muhalif ve diğer talihsiz insanların Parastin’in yeraltı zindanlarında çürümeye terk edilmiş durumda olduğu da bölge halkı tarafından bilinmektedir.

Makalede “bölge” Ortadoğu’da Nebraska olmadığı sadece militarist, yayılmacı bir tiranlık olduğunun altı çizilmiştir. Ayrıca yolsuzluk, usulsüzlük, suiistimal, rüşvet ve kayırmaların en yoğun olduğu “bölge”dir.

Kürtler; militarist, aşiretçi, demokratik çoğulculuk deneyimi ve liberal geleneği olmayan bir gruptur.

Otoriter yönetim anlayışına çok uygun olan siyasi kültürleri bir yana KDP ve KYB’den oluşan siyasi kadrosu fırsatçılığı ile ün salmıştır.

Tarih boyunca da büyük güçlerin gönüllü piyonları olmuştur.

Bu iki parti de hem içeride hem de dışarıda parasal çıkarlar adına KGB, CIA, MI6, Mossad’dan tutun da, Türkiye, Suriye ve İranlılara kadar hatta Saddam Hüseyin’e kadar şaşırtıcı derece çok sayıda müttefik edinmişlerdir.

Kürtlerin tarihlerine ve temayüllerine bakılırsa Kürtlerin Savaş Partisi’nin mükemmel piyonları olduğu görülmektedir ve ilk hamle çoktan yapılmıştır.



 

"Irak'a Özgürlük Operasyonu ve Kerkük" Kitabının Yazarı
Ali Kerküklü

Hiç yorum yok:

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder