2 Haziran 2020 Salı

BİR "MEDENİLEŞ(TİR)ME"(!) HİKAYESİ

FİL DEVRİMİ

Hindistan'da filleri evcilleştirmek için çok acımasız bir yöntem kullanılır!

Orman zeminine, filin içine düşebileceği büyüklükte bir çukur kazılır ve üzeri dallarla örtülür.


Yavru fil gelip dallara bastığında çukurun içine düşer.



























Fil, çukurdan çıkmaya çabalar ama başaramaz.

Takatsiz kalır...

Kurtulma ümidi giderek azalır ve kaybolur...

Hayatı için müthiş bir korkuya kapılır...

Artık tamamen çaresizdir.

Mucize bir kurtuluş beklemeye başlar.

Daha sonra da ecelini...

Ve o surecin sonunda fil terbiyecileri gelir.

Tamamen kamuflaj simsiyah giysilerle...

İri sopalarla fili şiddetli bir şekilde döverler.






















Filin her tarafını yara bere içinde bırakırlar..

Hayvan, yediği sopaların ve yaralarının verdiği acıdan ve çukura düşmesi nedeniyle yaşadığı korkudan dolayı birkaç saat içinde hayatında görmediği bir bunalıma ve ruhi çöküntüye girer.
Sonra o terbiyeciler giderler...

Üzerlerindeki siyah elbiseleri çıkarıp baştan aşağı beyaz elbiseler giyerler...

Ve;
Çeşit çeşit yiyecek ve meyve sepetleriyle geri gelirler.


File büyük bir şefkatle yaklaşırlar...

Onu elleriyle beslerler...

Yaralarına pansuman yapıp acılarını dindirirler...

Şefkatle okşayıp severler...

Güzel sözler söyleyerek onu düştüğü çukurdan çıkarırlar..

Fil, bu beyaz giysili kurtarıcılarının kendisine gösterdiği karşılıksız sevgi ve ilgiden dolayı o kadar minnettar kalır ki;

O andan itibaren ömür boyu onların gönüllü kölesi olur.

Her istediklerini yapar...

Ölene kadar sözlerinden çıkmaz.

Artı efendilerinin koyduğu kurallara tam itaatkar medeni bir fildir...

O kalben ve ruhen bağlandığı kişilerin kendisini tuzağa düşüren, bunalıma sürükleyen ve döven siyah giysili adamlar olduğunu hiç bir zaman öğrenemeyecektir.

Kendisine yapılan darbe(cilerin)nin de (devrim) devrimci muhafızıdır artık o...

Çocuklarını da kendisi gibi medeni itaatkarlar olarak yetişecektir...

Kurtarıcı(ları)nın istekleri değiştirilemez anayasasıdır...

Ve
Artık bir daha asla "KENDİSİ" olamayacaktır devri(mleştiri)len filcikler sürüsü......

























Ta ki;
Kendi devrimini yapıp "devrimi devirene" kadar !!!


(.)