15 Şubat 2014 Cumartesi

BİR DARBE KURBANI, BİR PORTRE...

BU KİŞİYİ TANIYORMUSUNUZ?



İlk defa elektriği getiren,
 
İlk defa gazı getiren,

İlk modern eczanemizi açtıran,

İlk otomobili getiren, 

5 bin km’in üzerinde kara yolu yaptırtan,

Dünyanın ilk metrolarından birini Karaköy-Taksim arasına yaptıran,(Dünyada 2. metrodur..) (Tünel)

Atlı ve elektrikli tramvaylar kuran,
 
Kudüs-Yafa, Ankara-İstanbul ve Hicaz demir yollarını yaptıran,(Haydarpaşa Tren İstasyonunu da tabi),

İstanbul’un binlerce fotoğrafını çektiren, 


Arkeoloji müzeciliğini başlatan,

Chicago’daki turizm fuarına ülkemizi ilk kez sokan,

Kuduz aşısının bulunmasından sonra Ülkemizin ilk Kuduz Hastanesini
açtıran, (İstanbul Darü’l-Kelb Tedavi hanesi) 

Polisiye romanların ülkemize girişini sağlayan, 
(14 yıl içinde basılan 4000 kitaptan sadece 200 kadarı dinle ilgili idi..)
Okullara 
(Hıristiyan okulları dahil) gönderdiği emirde, Türkçenin iyi öğretilmesini isteyen, 

Azerbaycan okullarında Türkçe yasağını kaldıran,

Paris’te İslam Külliyesi kuran,

Teselya savaşı sürerken saraydakilere emir verip askerler için çamaşır diktirten,


Hastaneleri ziyaret edip hastaların ihtiyaçlarını soran, 


Sarayın bahçesinde bile hastalara hizmet ettirten,

Midilli adasını eşi Fatma Pesend Hanım’ın şahsi mülkünden ısrarla verdiği para ile Fransızlardan geri alan,

Israrla yerli kumaş giyen, 

Hereke bez fabrikasını kuran,

Feshaneyi kuran,

Ziraat Bankasını kuran, 

Ticaret, Sanayi ve Ziraat Odalarını açtıran,

Yıldız Çini fabrikasını kuran,

Beykoz ve Kağıthane kağıt fabrikalarını kuran,
 
Toplu sünnet merasimleri yaptırıp her bir çocuğa çeyrek altın gönderen, 

Yaz aylarında toplu sünnetleri gelenek haline getiren,

Mezuniyet törenlerinde öğrencilere hediye kitap gönderen,

Yoksul halkına kendi cebinden ödeyerek kömür dağıtan,

Ermeni Onnik’in mektubu üzerine kendi parasından takma bacak yaptırtan,

Biriktirdiği parasından bir kısmını her sene borç yüzünden hapse düşenleri kurtarmaya tahsis eden,

Modern matbaa makinelerini Türkiye’ye getirten, 


Ücretsiz kitap dağıttıran,
 
6 bin kitabın çevrilmesini sağlayan,

Beyazıt kütüphanesini kurup 30 bin kitap bağışlayan, (10 bini el yazmasıdır),

Yabancı bilim adamı ve yazarlara Nişanlar veren,

Her yıl 30 bin saksı satın alıp çiçek ektiren,

Bizim Hekimbaşı çöplüğü dediğimiz yerde gül yetiştiriciliği yaptıran,
(Isparta’daki gül yetiştiriciliği de O’nun öncülüğünde başlamıştır),

Türkiye’nin birçok yerinde saat kuleleri yaptıran, 
(İzmir, Dolmabahçe..),

Hindistan,
Cava,
Afganistan,
Çin,
Malezya,
Endonezya,
Açe,
Zengibar,
Orta Asya Ülkeleri
ve
Japonya ya elçiler ve din adamları gönderen,

Latin Amerika ülkeleri ile diplomasiyi başlatan,

Yalova Termal kaplıcalarını kurduran,


Terkos’un sularını İstanbul’a taşıtan,


Bursa’nın bir köyünde bile çeşme yaptıran, 
(Sadece İstanbul’a 40 çeşme yaptırmıştır),

Sarayında yaptırdığı tiyatroda oyunlar ve opera sahneye koyduran,

Sarayda müzik okulu kurduran, 

Çocuklarına piyano eğitimleri verdiren ve çaldırtan,
 
Sarayda kızlar bandosu oluşturan,

Kendi elleri ile yaptığı marangozluk eşyalarını hediye etmeyi seven,


Kendisine yapılan bombalı suikast de 26 kişinin ölmesine, 58 kişinin yaralanmasına rağmen Ermeni katili affedip Avrupa da hafiyelik yapmaya gönderen,


Doğu Türkistan’a gönderdiği askeri yardım ile Çinlilere karşı onları örgütleyen,

Çin'in göbeği Pekin'de Hamidiye Üniversitesini kurdurtan,

Beş vakit namazını aksatmadan kılan,


Hiçbir evrakı abdestsiz imzalamayan, (hatta yere bile basmayan [yatağının dibinde teyemmüm tuğlası bulunduran]),
Yeni gemiler alan,

Çağın modern toplarını, tüfeklerini getirten, 
(O toplar Çanakkale Savaşı’nda kullanılmıştır )

Telefonu Avrupa’dan 5 yıl sonra ülkemize getiren,

Kiliselere, sinagoglara yardım eden, (Hatta Vatikan’da kilise yapılmasına bile yardım eden),
 
Peygamberimize, dinimize veya Osmanlıya hakaret içeren oyunları kaldırtan, (Fransa-İngiltere-Roma-ABD) (Bir piyes için bile Alman İmparatorunu devreye sokmuştur),

ABD’nin Erzurum’da konsolosluk açmasını reddeden,

İzmir limanına izinsiz girmeye kalkan ABD savaş gemisini top ateşine tutturan,

İstanbul boğazı için iki köprü projesi çizdiren, (Bir tanesi tam bu günkü Fatih Sultan Mehmet Köprüsünün bulunduğu mevkidedir),

Darülaceze yaptırıp içine sinagog, kilise ve cami koyduran,

Çocuk hastanesi açtıran, (Şişli Etfal [çocuklar] Hastanesi)

Kendisine “Allah’ın belası” diyen Namık Kemal’i Rodos ve Sakız adası valiliklerine atayan, parasını cebinden ödediği yerde kabir yaptırtan,


Posta ve Telgraf teşkilatını kurduran, 
(Sirkeci Büyük Postane binası..)

Abdülhamit ve Abdülmecit 
(dünyanın ilk torpido atan denizaltısı) adında denizaltılarımızı Taşkızak tersanesinde yaptırtan, (üstelik kendi cebinden..)

İlkokulu zorunlu tutan 
(kız ve erkeklere), ilk kız okullarını açtıran, 

15 tane okulda karma eğitime ilk defa geçen,

Öğretmen yetiştirmek için okullar yaptıran, (32 tane) (ör.şimdiki adı ile Bursa Çelebi Mehmet okulu), 

Kız Öğretmen Okulu açan, (Daarül Malumat),

Cami yaptırdığı her köyde birde ilkokul yaptıran, 
(Mesela sadece Sivas’taki ilkokul sayısı 1637), 

Okuma yazma oranının 5 kat arttıran, (1900 yılında ilkokul sayısı 29.130’u bulmuştu, sadece Anadolu’da 14 bin ilkokul vardı)

Orta okul (Rüşdiye) sayısın 619’a çıkaran ve yabancı dil dersleri koyduran,

Lise eğitimi için İdadiler açan kurduran, (109 tane), (İstanbul Erkek-Kabataş Lisesi….)

İstanbul’da Darülfünün (Üniversite) kurduran,

Dünyanın ilk Dişçilik okulunu kuran,

Ayrıca Deniz Mühendis Okulunu kurduran,

Askeri Tıp Okulunu kurduran, (GATA’nın atası),

Kuleli Askeri okulu, Mekteb-i Harbiyeler kurduran, (Harp Okulları) ,

Askeri Baytar Okulunu kurduran,

Kurmay Okulunu kurduran,

Mekteb-i Mülkiye’yi kurduran, (Siyasal Bilgiler Fak.)

Mekteb-i Tıbbıye-i kurduran, 
(Marmara Ünv.Tıp Fak.)

Mekteb-i Hukuk, Ziraat ve Baytar Mektebi, kurduran,


Hendese-i Mülkiye kurduran, 
(Yüksek mühendis okulu),

Daarül Muallim-i Adliye kurduran, (Yüksek Adalet Okulu),

Maliye-i Mekteb-i Ali kurduran, 
(Yüksek Ticaret Okulu),

Ticaret-i Bahriye kurduran, 
(Deniz Ticaret Okulu),

Sanayi-i Nefise Mektebi kurduran, (Güzel sanatlar fak.),

Hamidiye Ticaret Mektebi kurduran, (İktisadi ve Ticari ilimler akademisi),

Aşiret Mektebi kurduran, 
(Osmanlılık fikrini yaymak için),

Bursa’da İpekböcekçiliği okulu kurduran,

Dilsiz ve Âmâ Okulu kurduran,

Bağcılık ve Aşıcılık Okulu kurduran,

Orman ve Madencilik Okulu kurduran, 

Polis Okulu kurduran,

Ve bir de Ankara’daki  Çoban Okulunu kurduran,

Büyük bir ADAM !!!

HALA TANIYAMADINIZ MI ?

Tüm bunları bir ömre sığdıran bu muhteşem zat;

Filistin topraklarını İsrail devletini kurmak isteyen Rothschild’e satmadığı için,

Teodore HERLZ’e hayır dediği için,

Kızıl Sultan diye isimlendirilerek masonlarla işbirliği yapmadığı için,

Jön Türkler ile İttihatçıların darbesiyle 1908 de tahttan indirilen,

Yüzlerce araştırması ve projeleri yarım kalan, (Başta petrol, maden ve enerji konuları)

Büyük Padişah ve Devlet Adamı

SULTAN II. ABDÜLHAMİD HAN dır.
 
 
























Mekanı cennet olsun….
Amin

Hiç yorum yok:

1 yorum:

  1. Rahmetli Annem Çanakkale şehidi Yüzbaşı Abdullah Tahsin'in yetimi ve annesi de rahmetlik olduğundan öksüz de kalan, ablası ve erkek kardeşi ile birlikte Darülşafaka'nın Himayesinde, Abla kardeş Çapa Kız Muallim Mektebinden Mezundu. En küçükleriolna kerdeşleri Yüz Başı Fevzi Bey Dayım da Darül şafaka tarafından okutulan bir savaş pilotu Hava subayı olmuştu. Teyzem de Muallim mektebini yaşça büyük olduğu için daha önce bitirmiş ve muallim olup gittiği yerde evlenmişti. Savaşın şiddeti ve herkesin bir tarafa savrulması sonucu bir birlerini kaybetmişler. Sonra Annemle Dayım tekrar cumhuriyet döneminde buluşabilmişler ama bu kısa sürmüş. Filistin de ki İngiliz planlarına karşı Filistine gitmek ile görevlendirilmiş ve başına neler geldi ise bir daha haber alınamamıştı. Muhtemelen İngilizlere çalışanlar tarafından deşifre edilip Şehit olmasa idi mutlaka bir yerlerden sesi duyulurdu. Rahmetli Abdülhamit Hanı sözde aydınlarımız kollamadıkları için Emperyalistlere hizmet edenlerin eline Selanik Tutsağı olarak düşmüştü. Selanik denilince çok düşünmemiz gereken bir merkez akla gelmelidir.
    Osmanlı düşmanları, Türkiye ve İslam aleminin de düşmanlarıdır.
    Türkler de gerçek Müslümanlarda Allah'ın sevmediği nankörleri asla sevmezler. Kendileride asla nankörlük etmezler. Nankörleri de sevmez Kuran Ayetidir.
    Hac / 38 Allah şüphesiz inananları savunur, çünkü hainleri ve nankörleri hiç sevmez.*
    Bu değerli yazınız için Teşekkür ederim. Selam ve Saygılarımla
    A.D. Şimşek

    YanıtlaSil