7 Ocak 2023 Cumartesi

OSMANLI'NIN GİZLENEN İŞGALİ ve CUMHURİYET



OSMANLI’NIN “GİZLENEN İŞGAL”İNİ BİLMEDEN CUMHURİYET’İ ASLA BİLEMEZSİNİZ! 

 

Cihan-ı şümul bir TÜRK İmparatorluğu olan Osmanlı Devleti son birkaç yüzyıl boyunca koynundaki kripto güruh(lar) tarafından içeriden kemirilmesi ve sürekli olarak ağır ihanetlere maruz kalması sonucunda giderek güç kaybetmiştir. Sonunda  bir JÖNTÜRK imalatı olan, “Harekat Ordusu” kodlamalı ve Bulgar katil Yane Ivanov Sandanski elebaşılığındaki katil eşkıya çetelerinden mürekkep  çapulcu kuvvetlerinin İstanbul’u basıp Padişahı esir alması ve Yıldız Sarayını işgal etmesi ile 1909'da fiilen sona ermiştir! 

 

* * *

ÖNCE OSMANLI'NIN "1909 İŞGALİ" KISA FİLMİNİ İZLEYELİM:

https://www.youtube.com/watch?v=mTRs619DyEI&t=1055s

* * *

II. Abdülhamid Han payitahtta 5 çeteci tarafından esir alınacak ve hakaretler edilip tartaklanarak tüm ihanetlerin ve şerrin merkez üssü olan “Selanik’teki Alatini Köşkü”ne sürgüne gönderilecektir.

1909 Yılı, Cumhuriyetin ilanına kadar sürecek olan tamamen karartılmış bir yalan dolan süreci içinde gizlenen çok büyük ihanetlerin, "Planlı ve Programlı TÜRK SOYKIRIMLARInın, alçak işbirliklerin, Siyonist kahpeliklerin, bir imparatorluğu içten ele geçirerek lime lime etmenin, Theodor Herzl (Binyamin Ze'ev) doktrinli, Ze'ev Jabotinsky (Vladimir Yevgenyevich Zhabotinsky) operasyonlu, Eliezer Ben Yehuda oryantasyonlu, David Ben Gurion işbirlikli, Mois Kohen siyasetli ve daha nice şeytan soyunun benzerlerinin yerel çomarları ile birlikte kuracakları “Kripto Yahudi Devleti”nin miladıdır!

 

TÜRK DEVLETİ tamamen ele geçirilmiş,rk nüfusu neredeyse tamamen yok edilmiş ve Dünya Savaşlarının asıl nedeni olan “3.Tapınak”a giden yolun 1.aşaması olan bir Yahudi Devletinin kurulmasına doğru olan dünya tarihinin gelmiş geçmiş en kanlı yolculuk süreci başlamıştır. 

Artık sıra kendilerinin önündeki en büyük engel olabilecek tek güç olan TÜRK Milletine karşı planlanan SOYKIRIM projelerinin hayata geçirilmesine gelmiştir.

Bu, dünya tarihinin en trajedik ve kanlı operasyonu et ile kemiğe bürünmüş Türk diye görünmüş işbirlikçi kahpe evladı kripto Yahudiler tarafından yapılacaktır!’

 

Türk milletine karşı ilk MEGA soykırım 1917 Bolşevik Devriminde ve sonrası SSCB’de yine kripto Yahudiler tarafından uygulanacaktır. 

Türkiye’deki JönTürk’çü ITC (İttihat ve Terakki Cemiyeti) Cumhuriyetinin kuruluş sürecine kadar ayni ve nakdi olarak (ve Cumhuriyet sonrası sanayi/eğitim hamlelerinde de) “tam destek!” veren Rus Yahudisi diktatörler aynı zamanda 25 milyondan fazla Türk’e PLANLI ve PROGRAMLI bir SOYKIRIM uygulayan YHWH’çı (Şeytancı/Satanist) çetelerden başkası değildir. 

Bu anlaşılamaz gibi görünen paradoksu çözen ve görebilen beyinlerin giderek çoğalması ise, içi şeytani yasalarla içi boşaltılan TÜRKLÜK için umut verici bir gelişmedir…

Yeryüzündeki “tüm darbeciler”in Şeytanın (YHWH) yeryüzü dini olan Siyonizm’in soykırımcı kurşun askerleri olması gerçekliğinin Türk (Hukuki Türk değil, soyu Türk olanlar)  tarihçileri tarafından görmezden gelinmesi tam bir akıl tutulmasıdır!  

2. en büyük soykırım Osmanlı İmparatorluğu coğrafyasında yaşanacak yine 25 milyondan fazla Türk’e PLANLI ve PROGRAMLI bir SOYKIRIM uygulanacaktır.

Anadolu'muzun demografik yapısı TÜRKLERİN aleyhine çok ciddi bir oranda ve neredeyse tamamen bozulacaktır!

Sonuncusu ise;

Türkümsü kâfirlerin tezgâhın gereği olarak kaçarak cephelerde yalnız bıraktıkları ve gâvura bile bile esir düşürüp katlettirilen milyonlarca Türk askeri ve Türk evladı da cabası!

Artık herkesin bildiği üzre, Almanya’daki Hazar Musevi’si (Aşkenaz) Türklerine uygulanmıştır!

Kuzey Afrika Ülkelerinde, Suriye'de, Irak'ta, İran'da, Kafkasya'da, Asya Türk Cumhuriyetlerinde ve özellikle Çinde jhalen devam etmekte olan Türk soykırımlarına Cumhuriyet ile kıblemiz yapılan medeniyeti bozuk BATI sessizdir! Ve hatta katliamların destekçileridir!  

Gelin şimdi filmi biraz geri saralım...

Önceki tüm isyanlarda olduğu gibi 1915 Ermeni İsyanlarının (Zeytun!) arkasında da yine her zamanki gibi “işbirlikçi kripto Yahudi”leri görmekteyiz.

Lakin bu sefer Türk ve İslam postuna bürünmüş “DONMEH” formunda değil, Ermeni postuna bürünmüş “PAKRADUNİ” formunda! (Yahudi asıllı Ermeniler)

Ermeniler; en fanatik ırkçı yapıları olan Taşnak, Hınçak, Hoybun ve benzeri yapıları aynı zamanda kendi kalemlerini kıracak olan ITC kulübünün kurucu üyeleridir!

Ortak parolaları ise;

Malum şeytani aklın Türkiye uzantıları tarafından günümüzde dahi yeniden dillendirilmeye başlanan bir slogan:

“KAHROLSUN İSTİBDAT!”

Osmanlı’yı yıkma projesinde Sabetaycılar ile beraber çalışan Ermenilerin kalemi “amaç hasıl olduktan sonra” yine ITC (JönTürkler) tarafından kırılacak ve yine bir kurgu olan Ermeni isyanları ile Tehcir süreci başlatılacaktır…

Çünkü Sabetyacıların kendilerinden başka bir gücün varlığına tahammülleri “0” dır!

Eski yol kardeşlerinin kendilerine yaptığı bu kalleşliği kabullenemeyen Ermeniler ise ITC içindeki bütün lider kadroları hedef alarak bir seri suikastlar yapmaya başlayacaklar ve gerek içeride gerek ise Avrupa’da bulunan ITC’nin Talat Paşa gibi Sabetaycı Liderlerini açık suikastlar ile öldüreceklerdir.

Bu durum 1970’li yıllara da taşınacak, kurdukları ASALA adlı bir örgüt ile özellik yurt dışında bulunan Sabetaycı diplomatlara karşı bir seri suikastlar düzenleyeceklerdir.

Sabetaycılar bu gelişmeye fevkalade anlamlı bir seri operasyonlar ile karşılık verecek ve ASALA’nın kökünü “Ermeni asıllı ama Ülkücü görünümlü elemanlar” ile (MOSSAD & CIA desteğinde) temizleyerek (Ermeni’yi Ermeni’ye kırdırarak) güçlü bir şov yapmayı başaracaklardır.

Sonrası süreçte geçmiş yapılanmaların politik söylevli ayağı olan PKK ve dini söylevli ayağı olan FETÖ ise; Ermenilerin, Yahudilerin, Rumların, Acemlerin, Amerikalının, Fransız’ın, İngiliz’in (vd.) ortaklaşa kullandıkları taşeron birer uluslararası terör örgütleri haline gelecektir...

Her iki örgütün de arka planı, kurulma ve kucakta yetiştirme aşamaları yine Neo-İttihatçı ve JönTürk kimlikli Sabetaycı ailelerin önceden de olduğu gibi küresel Siyonizm’le olan DERİN işbirliğinin ürünüdür!

Bu sosyete uzun yıllardır Manisa oryantasyonlu ama İzmir (Smyrna!) merkezli bir sözde Neo-İyonya Devleti (Sabetay Cumhuryeti) için derinden derinden “ayrılıkçı” çalışmalar yapmaktadır.     

Milli İmparatorlukları parçalamak ve yerlerine daha minik boyutlarda birçok kukla Kripto Yahudi Devletleri kurmak için 1.Dünya Savaşı’nı başlatan akıl, Siyonizm’i tüm dünyanın başına bela eden Satanist ROTHSCHILDS familyasıdır!

Bu sürecin ardından ete ve kemiğe bürünen gerçek bir Yahudi devleti (İSRAİL) kurmak için 2.Dünya Savaşını başlatmışlar ve bunda da muaffak olmuşlardır.

Türkiye’nin bu savaşa girmemesi (2.Dünya Harbi) İSRAİL’in kurulacağı toprakları zaten öncesinden resmen ve cebren HEDİYE etmesinin doğal bir sonucudur!

Aynı yıllarda (1940’lı seneler) azılı bir Amerikan Mandacısı olan İNÖNÜ (Karabağ asılı bir Pakraduni – Kripto Ermeni Yahudisi) İngilizlerin sessiz kalması sonucu ile Türk Devletinin BÜTÜN kapılarını Amerikan işgaline sonuna kadar açmıştır…

Bu alçakça girişim Cumhuriyetin derinlerinde ciddi çalkalanmalara sebep olacak ve erk sahibi İngiliz mandacısı Selanik çetelerini rahatsız edecektir. Ve devlet içindeki en önemli genetik işgalciler olan olan bazı Sabetaycı aileleri (başta Kapancı’lar ile Karakaşi’ler olmak üzre) 27 Mayıs muammasının karanlık dehlizlerinde karşı karşıya getirecektir!

Esasen aileler arası kutuplaşma tarihi dini sebeplerden olup çok eski tarihlidir. “İzmir Suikasti” meselesi ile görünmezden görünüre geçmiştir.

27 Mayıs’ta küresel aklın Türkiye’de darbe/devrim enstrümanları olarak kullandığı proxy unsurlar (kripto familyalar) üzerinden kapışanlar aslında İngilizler, Amerikalılar ve dünya sahnesinde daha turfanda bir devlet olan İsrail’den başkaları değildir!

Sonrasında olaylar hızla gelişecek ve Türkiyeyi işgal eden ve devletin bütün birimlerine çöken Amerika’nın çok marjinal bir ayak oyunu ile ‘Gavur Köy’lü Salomon Sami Dolaksızyan’ın (Kod adı:Demir-El(ohim)! Ve nam-ı diğer Morisson Sülo) Ragıp Gümüşpala’nın (27 Mayıs’ın beyni olan CIA elemanı Sıtkı Ulay’ın tehtidi ile uzaklaştırıldı ve sonrasında bir suikastla infaz edildi) yerine Adalet Partisi’in başkanlığına monte edilecektir.

Yüce bir emir üzerine Morisson Süleyman için “Bu adam mason değildir!” belgesi veren devrin büyük tokmağı Necdet Egeran daha sonra aforoz edilecek ve Türkiye’deki Masonluğun ayrışmasına ve çok önemli bir dönemeç olan “65 Olayları”na neden olacaktır.

Türk Masonluğu’nun A’dan Z’ye bir Sabetaycı yapılanma olduğu herkesin malumudur. Dolgu malzemesi olarak “diğer ırklar”dan da, hatta Türklerden bile üye kabulü yapılır! Sayıları an itibarı ile 15.000 civarındadır. Hızla itibar ve kan kaybetmekte olan, küresel boyutta bir net-work’e sahip YHWH’çı ve TAPINAK’çı (3.Mabet!) bir istihbarat yapılanmasıdır. Devrin Makedon Mahfilleri üzerinden Osmanlı Devletinin yıkılmasının mimarlarıdır. Ve burada eklemek isterim ki; Localar “Globalizm” (Küreselcilik) için kurşun asker yetiştiren YHWH mektepleridir...

Halkımız (ve hatta bürokrat ve siyasetçilerimiz) tarafından çok az bilinen bu olayları Amerikancı 12 Mart 1971 Muhtırası takip etmiş, kısa bir süre sonra da sadık Amerikan finoları olan Türkümsü bir çetenin (Bizim Çocuklar) Türk Milletine karşı yaptığı 1980 darbesi ile geleneği sürdürmüştür.

Darbeci ruhlu işgal çetelerinin asla durmaya niyeti yoktur.

Lakin gece yarısı bildirileri, örtülü muhtıralar, dijital darbeler, MGK kararları ve benzeri girişimler de hızla uyanan Türkleri saha dışına atmaya yeterli olamamıştır.

Sonuç başarısızdır.

Bir numaralı “Milli Güvenlik Tehdidi” olarak görülmesine devam edilen “İSLAM”a karşı pozisyon almanın yapısı ve geleneği değişerek aynı 1909 çeteleri gibi (içlerinde Türk bulunmayan) bindirme çapulcularla ve GEZİ eylemleri kodlaması ile artık sokaklara da inilmeye başlanmıştır. İşgalci Türkiye Siyonistlerinin arpalıkları olan “sermaye” ve malum işbirlikçi yapılanmalar da sokak terörünün içinde bizzat yer almıştır...

Sonuç yine başarısızdır.

Ve 15-27 Aralık FETÖ’cü bürokratik darbe girişimi…

Sonuç yine başarısızdır.

Türkleri ve Müslümanları durdurmak, çakma tarih manzumelerine ve arşiv yasaklarına, hatta koruyucu bazı irrasonel ve komik yasalara rağmen giderek artan muazzam bir uyanışı engellemek artık neredeyse imkânsız hale gelmektedir. 4/4lük ve aşırı güçlü bir darbe ile Türkiye’yi yeniden “fabrika ayarları”(!)na döndürmek artık zaruri hale gelmiştir. Ve uluslar arası istihbarat şöhretlerinin ve örgütlerinin de bilfiil rol alarak sahaya indiği 15 Temmuz FETÖ’cü darbe girişimi. İşte bu çok uluslu son ihanet girişiminde bir ilk yaşanmış ve Türk Milleti de sahaya inmiştir.   

Ve sonuç yine başarısızdır...


Ortaya çıkan “Yeni Gerçeklik”in adı şudur:

Bundan böyle artık sahada olan ve yeniden egemenlik mücadelesinde kararlılığını ölümüne ortaya koyan Türklere rağmen Türk Milletine herhangi bir darbe yapılması “artık” imkânsızdır!!!

Guliver misali; Yüce Türk Milleti kendisini bağlayan tüm ipleri koparmış ve ayağa kalkmıştır!

Sıra Cücelerin tepelenmesinde ve “ulu yürüyüş”üne kaldığı yerden devam etmesindedir…

Görme, anlama ve dahi ki zekâ özürlülerinin bile kolayca idrak edebileceği bu BÜYÜK RESİM bu kadar net ve ortadadır!

Bu rağmen;

Hala açık bir YHWH’çı Siyonist (ve Sabetaycı) imalat(lar) olan, kıytırık ve skolastik bilmem necilik’ler, şunculuk ve bunculuk’lar ile ömürlerini heba eden insanlarımızı gördükçe içim içime sığmıyor gerçekten!

Hele bu işgalci ve Türk Soykırımcısı gestapoların fanatik taraftarlığını yapan kelli felli devlet adamlarını, akdmisyenleri ve askerleri görmek HALA görüyor olmak ve yanlış bir cephe içinde boşuna kürek salladıklarını izlemek ruhumu daraltıyor…

Ciltlere sığdırılamayacak bir ihanet, soykırım ve işgal tarihini özetin de özeti olarak sunmaya çalıştım…

Son söz olarak şunu söylemek isterim:

TÜRKÜN CELLÂDINA ÂŞIK EDİLMESİ VE BUNA ARALIKSIZ OLARAK PERİYODİK BİR ŞİDDETLE MECBUR BIRAKILMASI DURUMU, TÜRKÜN VE TÜRKLÜĞÜN YERYÜZÜ CEHENNEMİDİR!

 

Ali Aslan Dodurga

07.01.2023


* * * . * * * . * * *


Niceleri geldi, neler neler istediler…
Sonunda dünyayı bırakıp gittiler…
O hiç gitmeyecek gibiydi, değil mi!
Gidenler de hep O’nun gibiydiler!

 (Hayyam)

 

 

DÖNEMİN İBRETLİK FOTOĞRAFLARI: