İyi kötüye,
Doğru yanlışa karıştırılıyor !!!
Milletimiz;
Bilinçli bir "Algı Yönetimi" safsataları ve yeni konsept kitle uyutma-hipnoz enstrümanları ile çok ağır bir psikolojik savaş altında ezilip işgale hazırlanıyor !!!
Takipçilerim ve dostlarım bilir, uzunca bir zamandır makale yazmıyordum…
Doğru yanlışa karıştırılıyor !!!
Milletimiz;
Bilinçli bir "Algı Yönetimi" safsataları ve yeni konsept kitle uyutma-hipnoz enstrümanları ile çok ağır bir psikolojik savaş altında ezilip işgale hazırlanıyor !!!
Takipçilerim ve dostlarım bilir, uzunca bir zamandır makale yazmıyordum…
Fikir ve
düşüncelerimi, kanaat ve duygularımı orta dereceye ayarlanmış bir doz ile sosyal
medyadaki Facebook hesabım üzerinden yayınladığım “Resimli-Mesajlar” (Kendi tanımlamam
ile “Poster-Makale”) ile
paylaşıyordum…
https://www.facebook.com/dumanol
https://www.facebook.com/dumanol
Bugün
açıklanan bir “Hükumet (Devlet!) kararı”nın
basın üzerinden kamuoyuna duyurulmasını “Gar
Patlaması”ndan çok daha sarsıcı “ŞOK
BİR GELİŞME” olarak gördüğüm için yeniden yazmaya karar verdim.
Halen
Hükumet etmekte olan Adalet ve Kalkınma
Partisi aklı, şu anda kendisinde olan yetkiyi kullanarak Türkiye
Cumhuriyeti Devleti adına verdiği bir kararla Ankara Patlamasında hayatını kaybeden herkesi Sivil Şehit, malul ve
yararlıları ise Sivil Gazi ilan ettiğini açıkladı.
İçinizden
bazılarının buraya kadar okuduklarında (bazılarının ise okuduktan sonra bile!) “Eeee, ne var bunda?” diyeceklerini biliyorum.
Şimdi gelelim
konuya ve kıytırık bir toplum mühendisliği çalışmasının bölücü destekli
ayrıntılarına.
Türkiye
Cumhuriyeti Devletinin varlığının temeli ve teminatı olan aziz ve muhterem “TÜRK MİLLETİ”nin en kutsal
kabullerinden biri de “ŞEHİTLİK MAKAMI”dır.
Bu makamın kutsiyetinin Türk Töresi üzerindeki
manevi gücü;
O’na Haçlı
Ordularının Mağrur Şövalyelerini Anadolu topraklarına gömdürecek,
Asırlar
boyunca birçok milletin almayı istediği ve denediği İstanbul'u feth ettirecek,
Zengin ve
kibirli Avrupayı diz çöktürecek
Ve
77 millete
kendisini tekrim ettirecek kadar kuvvetlidir.
Geleneklerimizde,
yalnızca iman etmiş cengaver yiğitlerin (Hem Alevilerin, hem de Sünnilerin) savaş
alanlarında son nefeslerini verirken “Kelime-i
Şehadet” getirerek ulaşabildiği (ani ölümlerde aranmaz) bir “Ulu Mertebe”dir
ŞEHİT’lik…
Cumhuriyetine ve Devletine hatta önderine bile
adını veren Yüce Türk Milleti tarihin her
döneminde mutlaka bir savaş içinde olagelmiştir. Cephe savaşlarının olmadığı
huzur yıllarında ise, hiçbir dönem eksik olmamış dahili kahpe düşmanlarıyla mücadele
etmek, hatta savaşmak durumunda kalmıştır.
İşte yine
böyle bir dış mihraklı ve dünyada
şimdiye kadar eşine benzerine rastlanmamış bir şiddette ve uzunluktaki asimetrik
bir savaşı göğüsleyen milletimiz, na yazık ki, kuruluş sloganı “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” olan Cumhuriyet
döneminde de tam bir huzura kavuşamamıştır.
Önceki dönemlerde darbeler, siyasi kargaşalar ve
aşırı saldırgan Sol, son yıllarda ise, PKK’ın (ve malum bölücü Sol Örgütler!) emsalsiz
bir kahpelik ve hainlik ile sürdürdüğü işbirlikçi lejyoner terörizm ile yüksek
yoğunluklu bir mücadele vermektedir…
Günümüze
kadar vermiş olduğumuz sivil ve üniformalı “ŞEHİT”lerimizin sayısı binlerle
ifade edilmekte olup, bu miktar; saldırılarda hayatlarını kaybeden sivil vatandaşlarımızla
beraber onbinlere ulaşmaktadır.
Devletimiz
bu süreç içinde “Vatan Savunması” sırasında hayatlarını kaybeden Kahraman Şehitlerine ve Malül Gazilerine sahip çıkarak TBMM’den
çıkarılan kanunlar ile “özel mali ve
sosyal haklar” tanımıştır.
Kanun marifetiyle verilen haklar her ne kadar
kahraman Şehitlerimizin ve Gazilerimizin yüksek manevi kararlılıklarını asla karşılayamaz
olsa bile, Türk Milleti’nin kalplerinin biraz olsun serinlemesine ve geride
kalan acılı ailelerin sosyal yaşamlarına devamı açısından önemli bir destek
sağlamıştır.
Şahit
yakını yurttaşlarımız, toplum içindeki saygınlıklarını ve toplumsal hafıza içinde
asla kaybolmaması gereken manevi varlıklarını bu sayede muhafaza ve müdafaa eyleyebilmişler ve kahpe düşmana karşı psikolojik bir teçhizatla yaşama daha
kararlı bir güç ile bağlanma imkanı bulmuşlardır…
Ta ki bu güne kadar!
13 Ekim 2015 Salı Gününe kadar!
Hükumet (Devlet!?) bugün;
Kendilerine
“Barış, Emek ve Demokrasi Platformu”
adı veren (HDP önderliğinde!) PKK’lı ve Bölücü Sol Örgütlerin birlikte katılımı ile düzenlenen sözde Barış
Yürüyüşü özde Devlete posta koyma
ve gözdağı verme gövde gösterisi olan etkinliğe gelen eylemcilerden
10.10.2015’de “Ankara Garı Patlamasında”
hayatını kaybedenlerin “Sivil Şehit”,
yaralıların “Sivil Gazi” ve
geride kalan yakınlarının “ilgili
yasaların tüm haklarından tam olarak faydalandırılacaklarını, tüm yakınlarına tazminat ödeneceğini”
açıkladı !!!
İLGİLİ VİDEO:
Recep Tayyip Erdoğan'ın Konu İle İlgili Konuşması;
İLGİLİ VİDEO:
Recep Tayyip Erdoğan'ın Konu İle İlgili Konuşması;
Sivil Şehit Yasası İle İlgili Linkler:
Böylece Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yepyeni(!)
bir döneme girilmiş oldu…
Türk Vatanını ve Türkiye Cumhuriyeti Devletini kanı,
canı pahasına savunan ve bu uğurda ŞEHİT ve GAZİ olan kahraman evlatlarımız ile
Vatanımıza kasteden ve Devletimizi alenen ve cebren yıkmaya çalışan bölücülerin cenazeleri
ile eşdeğer görülmesine karar verildi…
İçimden “ÇÜŞŞŞŞŞ” demek geliyor ama Devletimize
karşı derin bir sadakat ve sevgi besleyen, ataları İstiklal Madalyalı Şehitler
ve Gaziler olan bir aile geleneğinden geldiğim için saygımı bozmayacağım…
Bununla
beraber, hepinizin yakinen bildiği ve çıplak gözlerle gördüğü gerçekliği elbette
ki yazacağım.
Önce
kimmiş bu “Barış(!) Yürüyüşçüleri” bir
görsel gezintiye çıkalım…
Ayrıca görsel olarak ta izleyelim...
Barış
eylemcileri, barışın sembolü orak çekiçli kızıl bayraklar, sarı-kırmızı-yeşil
örgüt paçavraları ile ve bilumum bölücü flama ve bayraklar ile toplu halaylar
çekiyorlar… Hep beraber attıkları sloganları ve slogan içindeki repliğin aynen gerçekleşecek
olması ise “İllüminati Kartları”nı bile
gölgede bırakacak türden…
“BU MEYDAN KANLI MEYDAN” !!! …….
Ve 1-2 Dk.
Sonra bombalar patlıyor meydan kana bulanıyor…
O Meydan, “KANLI MEYDAN” oluyor… !!!
İŞTE İLGİLİ VİDEO:
İLLÜMİNATİ KARTLARI:
1915 –
20115 “100 Yıllık Parantez” meselesi!
***
***
Terörist koalisyon birliklerinin kurtarılmış yerleşim yerleri operasyonları!
***
***
Tüm ülkelerin burnunu soktuğu Suriye, ibadete yasaklanan ve yıkımına hazırlanan Mescid-i Aksa, Şeytan Taşlama kayıpları, kanların gölgesinde gidilen Genel
Seçimler vb. gibi ilginç senkronik zamanlamalar!
***
***
Başımıza
bu belaları saran ve halen destekleyen ülke liderlerinin taziye mesajları!
***
***
Aynı şer cephesinde
birleşen ticaret, siyaset, cemaat, örgüt, basın ve entel mangaları!
***
***
Çok
bilinmeyenli 1923 - 2023 spekülasyonları!
***
***
Vb…
Vb…
VE!
Ölen
bölücü PKK’lı ölüleri ile eşdeğer oldukları ilan edilen aziz şehitlerimiz…
Değerli
aklıevel “karar vericiler”miz!
(decision mekers):
Madem ölen
sivil PKK’lılar Şehit sayılacak:
Madem ölen
sivil PKK’lılar Şehit sayılacak:
Neden sokağa çıkma yasağı ilan ettiğiniz yerlerde "SİVİL PKK’lı" lar ile savaşıyorsunuz?
Dilim söylemeye
pek varmıyor ama;
Yoksa kendi elinizle sözde şehitler yaratıp (sivil) "Bölücülere Özel(!) Gizli Bir Sosyal Güvenlik Yasası”mı
oluşturmaktasınız?
Madem ölen
sivil PKK’lılar Şehit sayılacak:
Neden "RESMİi PKK’lılar"ı (o da ne demekse!?) ayrı tutuyorsunuz!?
Teröristin her türü teröristtir!
Şimdi bir de RESMİ TERÖRİST – SİVİL TERÖRİST tartışması
başlatacaksınız ???
"TERÖRİZM TANIMI"na yeni bir yama mı
yapıyorsunuz???
Bundan
böyle;
Onlarca yılın tecrübeleri ile oluşturduğumuz “Terörle Mücadele Yasaları”mızı nasıl yorumlayıp, nerede
saklayacaksınız!
HDP'nin liderleri bile olay yerinde neşe içindeler!
HDP'nin liderleri bile olay yerinde neşe içindeler!
Tüm
bunların yanında sizler bu kararınızla;
Önemli bir sosyal karmaşaya bizzat çanak tutanlar olarak Türk Tarihinin sayfalarında istisna bir yere konulup öylece anılacaksınız!!!
Önemli bir sosyal karmaşaya bizzat çanak tutanlar olarak Türk Tarihinin sayfalarında istisna bir yere konulup öylece anılacaksınız!!!
Tekrar Tekrar Soruyorum!!!
Orak-Çekiçli, Kızıl Yıldızlı ve Sarı-Kırmızı-Yeşil
paçavralı sözde şehit yakınları ile Türk Bayraklı şehit yakınlarını eşit
haklara sahip taraflar olarak nasıl yan yana getireceksiniz?
Daha da
önemlisi;
Asil Milletimizin şehit ve gazilerine başköşesini ayırdığı
hüzünlü kalplerinde kendinize hangi yüzle ve nasıl bir nutuk ile yer
bulacaksınız?
YOL YAKINKEN DÖNÜN !
ŞEHİTLİK VE GAZİLİK KAVRAMLARIMIZLA OYNAMAYIN !
SİYASET UĞRUNA GERİ DÖNÜLMEZ YARALAR AÇMAYIN !
TÜRK MİLLETİ ARKANIZDADIR !
YETER Kİ, TERÖRLE VE TERÖRİZMLE ADAM GİBİ SAVAŞIN !
AKSİ HALDE;
VATAN ŞEHİDİ EVLATLARIMIZIN KANLARINI HELAL ETMEYECEĞİZ !
YOL YAKINKEN DÖNÜN !
ŞEHİTLİK VE GAZİLİK KAVRAMLARIMIZLA OYNAMAYIN !
SİYASET UĞRUNA GERİ DÖNÜLMEZ YARALAR AÇMAYIN !
TÜRK MİLLETİ ARKANIZDADIR !
YETER Kİ, TERÖRLE VE TERÖRİZMLE ADAM GİBİ SAVAŞIN !
AKSİ HALDE;
VATAN ŞEHİDİ EVLATLARIMIZIN KANLARINI HELAL ETMEYECEĞİZ !